Erdoğan’ın afişlerini toplatmıştı! Hedef gösterilen hakimin davası buhar oldu
Hizbullah Terör örgütünün vahşet boyutundaki domuz bağlı cinayetleri ve örgütün yakın gelecekteki tehditlerine dikkat çektiği için hedef haline getirilen Hakim Oktay Kuban, Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen Rehber TV’de HÜDA- PAR Genel Başkan Yardımcısı Avukat Hüseyin Yılmaz ile Mehmet Göktaş, Raif Açar ve Mehmet Sait Özcan tarafından hedef gösterildiği gerekçesiyle haklarında dava açıldı.
Mahkeme, avukat suçlarının Adalet Bakanlığının iznine tabi olması nedeniyle yargılamayı durdurup dosyayı kovuşturma izin için Adalet Bakanlığına gönderdi. Sadece avukat olan sanık yönünden dosyaya tefrik kararı verilerek diğer sanıklar yönünden hukukçu kimlikleri olmadığı için yargılamaya devam edilmesi gerekirken, mahkemenin tüm sanıklar yönünden yargılamaya durma kararı verdiği belirlendi.
Adalet Bakanlığı ise avukat suçlarıyla ilgili 1-2 ay içinde olumlu veya olumsuz yönde görüş bildirirken, hakimin hedef gösterildiği bu dava ile ilgili 3 yıldır herhangi bir karar vermemesi dikkat çekti. Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen Rehber TV’de “Rehberde Gündem” adlı canlı yayımlanan programa HÜDA-PAR eski Genel Başkan Yardımcısı Avukat Hüseyin Yılmaz katıldı.
Hizbullah terör örgütüyle ilgili gerekçeli kararları yazan ve örgütün vahşi cinayetlerine, laik Cumhuriyeti yıkma girişimlerine dikkat çeken eski Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Oktay Kuban’ı yayında hedef gösterdiği gerekçesiyle hakkında dava açıldı.
HAKİME “ERGENEKONCU” YAFTASI
Avukat Yılmaz hakim Kuban’la ilgili, “Diyarbakır 6.Ağır Ceza Mahkemesinde ETÖ (Ergenekon Terör Örgütü) ile FETÖ ortaklığı söz konusu. Mahkeme heyetinden birinin ismi Oktay Kuban. Bu şahıs Ergenekon operasyonları sırasında FETÖ’cülerin, ETÖ’cülere yönelik operasyonlarında Ergenekoncuları tahliye eden itirazlarla serbest bırakılan bir hakim. FETÖ ve ETÖ ortak bir şekilde Hasan Kutulman adlı müvekkilimize müebbet cezası verdiler. Yargıtay 9.Ceza Dairesi kararı gözü kapalı tasdik etti” dedi.
Hakim Oktay Kuban 2019'da Erdoğan'ın afişlerini toplatmıştı
YAYINCILARA DA DAVA AÇILDI
Bu röportaj Doğru Haber Gazetesi ve İlke Haber Ajansında da yayımlanınca Avukat Hüseyin Yılmaz ile birlikte ajansın yayın yönetmeni Raif Açar, gazetenin sorumlu yayın yönetmeni Mehmet Göktaş ve gazetenin imtiyaz sahibi Mehmet Sait Özcan hakkında da “Terörle Mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek ve hakaret” suçlarından Ağır Ceza Mahkemesine dava açıldı.
İddianamede, Hakim Oktay Kuban’ın isminin açıkça yayımlanarak haberlerin veriliş şekli de dikkate alındığında kamuoyunu bilgilendirme amacının dışına çıkılarak Hizbullah terör örgütü nezdinde hedef olduğu, onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir olgu isnat edildiğine dikkat çekildi.
“CUMHURBAŞKANLIĞI BASIN KARTLARIMIZ VAR”
İfadesi alınan Avukat Yılmaz, şunları söyledi:
“Ben avukatlık yaparken Oktay Kuban isimli Ağır Ceza Mahkemesi üyesi hakim vardı. Kuban’ın Ergenekon ve Balyoz operasyonlarında bu davaların sanıklarını tahliye etmesi nedeniyle kendisinin de Ergenekoncu olabileceği konuşuluyordu.
Rehber TV’deki programın asıl amacı ihraç edilen hakim ve savcıların vermiş olduğu kararların geçerlilikleri ve bu davaların yeniden yargılamaya konu yapılıp yapılamayacağına ilişkindi. Kendisinin kimliğini açıklama veya hedef göstermek amacıyla belirtmedim.
Kendisinin de bir ideoloji doğrultusunda bir gruba yakın olabileceğini belirtmeye çalıştım. Bildiğim kadarıyla Oktay Kuban isimli hakim şu an görevdedir”
Gazetenin yayın yönetmeni Mehmet Göktaş ise kendisine hürmet edildiği için sembolik olarak adının gazetenin künyesinde geçtiğini belirterek yayın yönetmeni olmadığını söyledi.
Raif Açar’da haberdeki isimleri kaldırıp düzeltme yaptıklarını belirtti. Mehmet Sait Özcan’da habercilik görevinin gereklerini yerine getirdiklerini, kimseyi deşifre etme amacı taşımadıklarını belirterek suçlamaları kabul etmedi.
Özcan, “Şunun bilinmesini istiyorum. 10 yılı aşan bir gazetecilik geçmişimiz var. Amacımız kamuoyunu en doğru şekilde bilgilendirmektir. Bizim Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına bağlı onlarca basın kartı sahibi gazetecimiz var” dedi.
TÜM SANIKLARA DURMA KARARI VERİLDİ
Ağır Ceza Mahkemesi tüm sanıkların ifadelerini aldıktan sonra avukat Hüseyin Yılmaz’ın işlediği suçun avukatlık görevi kapsamında kaldığını, bu suçlara ilişkin düzenlemelerin avukatlık kanununun 58/1 maddesine göre Adalet Bakanlığının iznine tabi olduğunu ve izin alınmadan hakkında dava açıldığı için yargılamanın CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca durdurulmasına karar verdi.
İzin için sadece avukat Yılmaz yönünden durma kararı verilmesi gerekirken, hukukçu kimliği bulunmayan diğer üç sanık hakkında da durma kararı verilmesi hukukçuların da eleştirilerine neden oldu.
Sadece avukat olan sanık yönünden durma kararı verilerek diğer sanıklar yönünden ayırma kararıyla yargılamaya devam edilmesi gerekirken hukukçu olmayan diğer 3 sanık yönünden de durma kararı verilmesi dikkat çekti.
Adalet Bakanlığı ise 3 yıldır henüz bir karar vermediği için bu davanın da sürüncemede bırakılarak sanıklar hakkında zamanaşımından düşme kararı verilebileceği öğrenildi. Dosya 14 Ocak 2021’den beri Adalet Bakanlığı’nda bekletiliyor.
Avukat suçlarıyla ilgili Adalet Bakanlığından istenen soruşturma ve yargılama izinlerine izinlere en geç 2 ay içinde cevap veriliyor.
ERDOĞAN’IN AFİŞLERİNİ TOPLATTI BAŞINA GELMEYEN KALMADI
Diyarbakır’da Ağır Ceza Mahkemesi hakimliği yaparken aynı zamanda Yenişehir İlçe Seçim Kurulu Başkanı olan Hakim Oktay Kuban, 29 Mart 2019 yerel seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ın bilboardlara asılan ve üzerinde “İşimiz hizmet, gücümüz millet” yazılı afişlerine toplatma kararı vermişti.
Hakim Kuban, Erdoğan’ın afişindeki fotoğrafında yakasında Türk bayrağı rozeti bulunduğu gerekçesiyle toplatma kararı verdi. Hakim Kuban, Seçim Yasasının 58. maddesine göre siyasi partilerin propaganda afişlerinde ulusal semboller, Türk bayrağı veya dini motiflerin kesinlikle kullanılamayacağına dair kesin hüküm bulunduğunu, bu nedenle kentin Yenişehir İlçesindeki değişik noktalara asılan bilboardlardaki binlerce afişin seçimlere 13 gün kala toplatılması kararı vermişti.
Hakim Kuban aldığı bu kararı Emniyet Müdürlüğü Siyasi Partiler Bürosuna tebliğ edince çok sayıda afiş reklam panolarından indirildi. Kuban’ın aldığı bu karar üzerine merkez Bağlar, Sur ve Kayapınar İlçelerindeki asılı bulunan afişlerde Erdoğan’ın yakasındaki Türk bayrağı rozetinin üzeri siyah boya ile kapatıldı.
AKP İl Teşkilatı ise afiş toplatma kararına karşı İl Seçim Kurulu’na itirazda bulundu. İtirazı inceleyen İl Seçim Kurulu Başkanlığı da afişlerin toplatılması yönünde verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığını, doğru ve yerinde bir karar olduğu ifade edilerek itirazın reddini kararlaştırmıştı.
FETÖ’CÜLERİN DE HEDEFİNDEKİ İSİMDİ
Diyarbakır’dan İstanbul’a tayin edilen Hakim Oktay Kuban burada Balyoz ve Ergenekon kumpasıyla tutuklanan ve aralarında emekli Orgeneral Çetin Doğan ile muvazzaf askerlerin de bulunduğu TSK mensupları hakkında itiraz üzerine tahliye kararları verince hedef haline getirildi.
2010 yılında yapısı tamamen değişen ve FETÖ tutuklusu İbrahim Okur’un başkanlığında FETÖ’cülerin kontrolüne geçen HSK tarafından il il sürgüne gönderilen Hakim Oktay Kuban, maruz kaldığı mobbing uygulamalarıyla emekliliğe zorlandı. Ceza yargılamasında kıdemli hakim olmasına rağmen kürsüde pasif görevlere atandı.